6 Eylül 2012 Perşembe

PASTIRMALI FASÜLYE YAHNİSİ

Bu tarif gene Osmanlı Mutfağından. Bizim yaptığımız pastırmalı kuru fasülyenin aynısı. Yanlız o sıralar domates daha mutfaklara girmemiş olacak ki kullanmıyorlar. Ama ben domatesli yaptım. Hala var mı bilmiyorum, Kadıköy Altıyol'da boğadan salı pazarına inerken sağda bir esnaf lokantası vardı. Çok ilginç bir yerdi. Çoluk çocuk ailece işletirler ve devamlı müşterinin yanında kavga ederlerdi. Adam karısının kafasında tabak kırar, hanımı çocukları tokatlar falan yani ciddi olaylar. :)) Ama müşteriler bu duruma o kadar alışmıştı ki kimse umursamazdı. Fakat inanılmaz bir kuru fasülye ve pilav yapardı. Bir gün bu lezzetin sırrını sormuştum. Kuru fasülye şeker fasülye olacak, kuzu kürek etiyle pişecek ve sırf et suyuna ve tereyağı ile yapılacak. Pilav da gene et suyuna ve tereyağlı olacak. O anda anlamıştım bu inanılmaz lezzetleri yedikten sonra neden iki gün kendime gelemediğimi. Rahmetli anneme anlatmıştım bunu, kadıncağız o sıralar kalp, şeker, kolestrol hiç bir şey yiyemiyor. Çok güldüğüm bir saptama yapmıştı."Oğlum" dedi. " İntihar edecek biri neden köprüden falan atlıyor, ölürken bile izdirap çekiyor. Gitsin bu lokantaya ikişer üçer porsiyon yesin fasülyeden, pilavdan zevk içinde ölsün." :)))
Neyse daha fazla başınızı ağrıtmadan bugünkü menümüz ve arkadan pastırmalı fasülye tarifi.










                                             Pastırmalı Fasülye Yahnisi






        
                                        Tereyağlı Bulgur Pilavı









                                               Kendi Yaptığım Karışık Turşu





Çok klasik bir menü. Herkes biliyor ama gene de yazıyorum fasülye tarifini. Osmanlı Sarayına da girdiğine göre biz de hak ettiği önemi verelim.





Malzemeler:





1.5 su bardağı bir gece önceden ıslatılmış kuru fasülye
2 adet kuru soğan
2 adet domates ( orjinal tarifte yok)
7-8 dilim çemensiz pastırma.
2 adet sivri biber ( bu da tarifte yok)
1 tatlı kaşığı pul biber
Tuz
1.5 çorba kaşığı tereyağı








Tarif:


Bir gece önceden ıslattığımız fasülyeyi su dolu tencereye alıp yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz.
Tereyağını eritelim, küçük doğradığımız soğanları soteleyelim, gene küçük doğradığımız sivri biberleri ekleyelim. İrice parçaladığımız pastırmaları da ilave ederek yaklaşık üç dakika daha soteleyip, domateslerimizi katalım, ara sıra karıştırarak domateslerin suyunu çektirelim.


                                                                                      " Soğanı kavurur iken, dövülmüş kırmızıbiber ilave
                                                                                        etmek lazımdır; fakat karabiber sevende bulunur.
                                                                                        Rumeli'nin bazı mahallelerinde gırah pastırması bir
                                                                                        gece suda durdurulup, layıkıyla tuzu alındıktan son-
                                                                                        ra, et yerine istimal ederler.
                                                                                                                                  Mehmet Kamil
                                                                                                                                  Melceü't- Tabbahin


Haşlanmış olan kuru fasülyemizi de tencereye alalım ve iyice karıştıralım. Tuzumuzu, pul biberimizi ayarlayalım. Sıcak suyumuzu da koyup, yaklaşık onbeş, yirim dakika daha pişirelim. Afiyet olsun.








28 yorum:

  1. ANNENİZ NUR İÇİNDE YATSIN
    YEMEK ENFES GÖZÜKÜYOR HELEDE PASTIRMALI OLMASI AYRI BİR LEZZET ELLERİNİZE SAĞLIK

    YanıtlaSil
  2. Face te tenbelce bakinirken sizin yeni tarif sayfama geldi :)) Kacgundurde aslinda canim fasulye cekiyor ama benden baska yiyen olmayacak diye yapmiyordum..ama aynen tarifinizi kopyaladim ve yarin isteyen yer istemeyen yemez diyerekten sadece kendimede olsa pastirmali tereyagli fasulyenizi pisirecegim afiyetlende yiyecegim:)) yarina kadar sabir :)))Aslinda raki da guzel gider diye dusunuyorum..hmmm.neysem.. Ellerinize saglik..siz yayinlayin ben burada uygulayim:))sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla yapın ama benim düştüğüm hataya düşmeyin, öğlen yiyin. Hatta yapın o gün yemeyin bir gece dinlensin. Öyle derler değil mi helmelensin diye. :)) Teşekkür ederim yorumunuza.

      Sil
  3. Nur içinde yatsın,rahmetli anneniz mutlu ölümün sırrını vermiş.
    Lokanta da ilginçmiş,şimdilerde bu bir pr malzemesi olarak kullanılıyor:)
    Kurufasulye,pilav,turşu hepsi nefis.Turşuyu nasıl yaptığınızı sorsam?

    YanıtlaSil
  4. Çok teşekkür ederim güzel yorumunuza. Turşu tarifini başka bir gün paylaşayım, ama bu konuda iddialı değilim açıkcası. Yemek bloglarında çok güzel turşu tarifleri var.

    YanıtlaSil
  5. Altıyol'a çok gittim ama o lokantayı hatırlamıyorum çok uzun yıllar oldu...yalnız adamın karısına acıdım:((acaba ilginçlik olsun diye mi yapıyorlardı?:))))kuru fasulye pilav ben de etsiz olarak yapıyorum, domates yerine salça koyuyorum ben, bir de yeşil biber, yerken kara biber de ekiyorum tabii...yalnız tek şikayetim düdüklüm olmadığından zor pişiyor o yüzden sık yaptığım bir yemek değil...turşu da hakikaten çok yakışıyor...resmini gördüm canım turşu çekti akşam akşam:))))
    Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  6. Yok ilginçlik değil de yaşam biçimleri öyleydi, çünkü hiçbiri şikayet etmiyordu. :)) Düdüklünüz yoksa şu yöntemi dener misiniz? Tencereye suyu ve fasülyeyi koyun, su çok olmasın. Kaynadıkça 1 bardak soğuk su ilave edin. Bu işlemi 3-4 defa yapın. Bir de fasülyede iyi su şart. Ama bu arada düdüklü tencereniz niye yok? Teşekkür ederim yorumunuza.

    YanıtlaSil
  7. anneniz tatlı kadınmış,nurlar içinde yatsın.Biz geçen gün yedik kuru fasuliye,küçük hanım et yemiyoru artık,ayrı yerde eti haşladım ,kendimize ayırdıktan sonra et bizim fasuliyeye kattım,yok,bu çocuk neden böyle oldu,yemedi,keşke fasuliyeyi bitirirken yanımda tutsaydım da görseydi ,bu günlerde yine yaparım ,tamamen etsiz ve bloğa kuru fasuliye koymamışım,eeee annenin yemeği başka olur ,istek üzere yakında yazarım,sadece benim beyaz fasul hep kabuklu olur ,napayım?Ellerinize sağılık,bu menü her güz yenir,benim tuşuları gördünüz,sizin yaptığınız turşu gibi ne yazık ki hiç beceremiyorum,2 senedir vazgeçtim ,onlarca reçete ,tıpa tıp yaptım,olmuyoru .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında et yememesi bence daha iyi. Sebze, meyve seviyorsa ne mutlu. Sizin turşuyu en iyi şekilde yapacağınızdan eminim. Yağlı biberiniz yapılmak üzere sıraya alındı. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ediyorum.

      Sil
  8. harika bir üçlü.hepsi nefis.elleriize sağlık.hayırlı cumalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, size de hayırlı cumalar.

      Sil
  9. sofralarımızın kralı.En sevdiğim şekli pastırmalı..Ellerinize sağlık. Şahane...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de ya sade zeytinyağlısını, bir de pastırmalısını seviyorum. Sağolun yorumunuz için.

      Sil
  10. Merhaba, dun sizi cevaplamayi unuttugum bir konu Agave surubu hakkinda. Blogcu arkadaslardan biri Agave surubunun Turkiyede satildigini akcaagac surubu oldugunu belirtmis ama Agave surubu AKCAAGAC SURUBU DEGIL., daha cok Mexico da yetisen kaktus turu bir bitki bal in ve sekerin yerine daha saglikli oldugu soyleniyor. Akcaagac surubu ki Turkiyede varmis burada MAPLE SURUP diye geciyor Cinar agaci benzeri bir agactan elde ediliyor daha cok waffle larda kullaniyoruz. Oda dogal.Internetten de bir bakin iki surup un farkli agaclardan bitkilerden elde edildigini goreceksiniz. Agave yi de yakinda Turkiyeye ithal ederler belki? Belkide oradada guney sahillerinde yetistirilebilir . sevgiler Keyifli Hafta sonu..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlginize teşekkür ederim. Birçok blogda kullanıyorlar. Demek ki Türkiye'de de var. Macro Center da olduğunu ümit ediyorum. Teşekkür ederim tekrar.

      Sil
  11. Çok severim bu muhteşem üçlüyü ellerinize sağlık annenizde nur içinde yatsın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Çok sık olmaz ama ayda hiç olmazsa 1 - 2 kere insanın canı çekiyor. Gene de öğlen yemekte fayda var.

      Sil
  12. mutfağımızın baş taçı kuru üstü pilav, derler.osmanlıya domates çoğrafi keşiflerden sonra geldiği için o zamanlar sanırım pastırma ön plana çıkmış,ama ağızlarının tadınıda biliyorlarmış atalarımız.sizinde elinize sağlık fasulye harika duruyor ama mideye inince daha bir harika oluyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Osmanlı mutfağı çok ilginç. Uzun dönem domates yok, baharat yok. Ama müthiş yemekler var. Ve çoğu yemek düşünülenin aksine sağlıklı. Teşekkür ederim yorumunuza.

      Sil
  13. kuru fasülyenin her hali bir başka güzel,hele pastırmalısına bayılırım,ellerinize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Patates gibi kuru fasülyeyi de sevmeyen çok azdır. Boşuna adı milli yemeğe çıkmamış. Bir yere gidildiği zaman et, balık söyler ben kuru fasülye aranırım. :)) Teşekkür ederim yorumunuza.

      Sil
  14. kuru fasulyeyi çok sevmem ama nedense pastırmalısına bayılırım..sanırım pastırmayı cok sevdığım için onun lezzetiyle birleşince yemeye doyamam pastırmalı kuru fasulyeyı..klasık ama çok lezzetli bir menü hazırlamışsınız İlhan bey ellerinize sağlık..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şu pastırmanın bir de günlerce evde hissedilen kokusu olmasa. Gerçi pişmişi o kadar kokmuyor. Bir de benim favorim her zaman klasik yemek ve menüler. Tabi değişik şeyleri denemeyi de seviyorum. Çok teşekkür ederim yorumunuza.

      Sil
  15. harika bir menü gerçekten ,ben özellikle kışın hemen her hafta yapmaya çalışırım.Fasulyenin faydalı ,besleyici olduğunu düşünüyorum.Gerçi pastırmanın kokusu konusunda takıntılı biri olduğumdan pek kullanmam ama etli ya da sade sık yaparım,Elinize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Koku konusunda haklısınız ama pastırmaları, Osmalı'daki ecdatlarımızın yaptığı gibi 1 gece önceden ıslatırsanız emin olun koku olmuyor. Çok teşekkür ederim yorumunuz için.

      Sil