KARIŞIK

Biliyorsunuz bu karışık postları çok seviyorum. Bunun ana nedeni, bir yemek hakkında detaylı tarif vermeyi haddimi aşmak olarak görüyorum çünkü bloglarda o kadar ustalar var ki artık en basit bir yemeğin bile olağanüstü tarifleri çıkıyor. Hele pasta ve kurabiyelerdeki gelişimi şaşkınlıkla izliyorum. Bu arada yaptığım diyetin detayını isteyenler var, postun sonunda yazacağım. Şu ana kadar on kilo verdim onun için artık sadece yediklerime, içtiklerime dikkat ediyorum, diyet programını bıraktım. Artık başlıyorum postuma.

Bu fotograf internetten alınmıştır.

İlk önce deniz börülcesi. Artık hepimiz tanıyoruz. Çok seneler önce ilk defa Ayvalık'ta yemiştim. Hatta Ayvalık'lılar artık bunun kendi yöresel yemekleri olduğunu söylüyorlardı. Bodrum'a yerleştiğim ilk seneler orada bilinmiyordu örneğin. Gerçi sonraları meze olarak her yerde yapılmaya başlandı.

Denizin karayla birleştiği yerlerde yetişiyor. Ama Cuma günü bizim sitenin önündeki pazardan aldım hepsi aynı boy hatta içinden çıkan sopaları bile birbiriyle aynı.

Bodrum'dayken  mesafeli olduğum bir ottu ( ot değil mi, yoksa sebze mi? ) ama İstanbul'da sevmeye başladım. Para verip alacağım hiç aklıma gelmezdi. :))))

Bir takım pişirme özellikleri var. Haşlama suyuna biraz karbonat atıyoruz, kendi tuzlu olduğu için tuz katmıyoruz. En zor kısmı tam kıvamında haşlayabilmek ve ayıklayabilmek. Az haşlarsanız içindeki sopası çıkmıyor, fazla haşlarsanız eriyor. Bol zeytinyağı, sarımsak ve limonla sos yapıp üzerine gezdiriyoruz. Ben ayrıca sarımsaklı yoğurtla da çok seviyorum.

Geçen gün bahsetmiştim bunun da tarifini soranlar oldu. Aslında Anadolu'nun çoğu yerinde yapılan her yerde adı değişik olan, ama en yaygını " Yüksük çorbası" olan çok doyurucu bir çorba.

Nohutu, buğdayı ve mantıyı ayrı ayrı haşlıyoruz. Yüksük çorbasında buğday yoktu galiba. Sonra hepsini birleştiriyoruz. Suyunu ayarlıyoruz, biraz et suyu da yakışıyor. Ben tablet kullandım. Ayrı bir yerde yoğurt, un, su ve sarımsakla terbiyesini hazırlıyoruz. Bunu alıştır alıştıra karıştırarak çorbaya katıyoruz. Bir tavada ısıttığımız tereyağında nane, kırmızı biberi biraz kavurup çorbanın üzerine döküyoruz. Tuzunu da ayarlayıp ocağı kapatıyoruz. Bir öğüne tek başına yeter dediğimiz tür bir çorba tavsiye ederim.

Bu da geçen gün evde yaptığım lahmacun. Facebook arkadaşlarım hatırlayacaktır gece yarısı yayınlayınca millet açken pek hoş olmadı. :)))) Orada yapılan bir yorum, " abi kasabı getirip hamurun üzerine döşemişsin" diyordu. Gerçekten kıyması çok fazla olmuştu acemilik işte. :)) Şimdi olsa da yesek. :))

Şarköy'de yeni tutulmuş mırmır balığını görünce hemen aldık tabii. Bodrum'da yüzüne bile bakmadığımız bir balıktı ama kıtlıkta böyle oluyor işte. :))

Ama tavasını yaptık enfes oldu. Hatta mırmırsız geçen Bodrum günlerime acıdım diyebilirim. :)) 

D

Bu da Tunca'nın kedisi Mati. Geçen gün Tunca'ya uğradık. Ben taşıma sepetinin yerini değiştirince gezmeye gideceğini düşünüp içine girdi ve çıkmadı. :)) Gözlere bakar mısınız? Mavi ve yeşil. Kızımız sağır ama. :((

Diyet Programı :

1. Hafta :

Kahvaltı:

2 dilim çavdar ekmeği

5 adet siyah zeytin

Makul miktarda peynir

İstediğiniz miktar domates, salatalık, biber ( yiyebiliyorsanız acı)

Yeşil çay ( tiryakiyseniz siyah çay)

Saat 10.00 da :

3 ceviz veya 8 badem

12.00 de:

1 porsiyon meyve ( 12 çilek veya 1 elma veya 1 armut gibi)

Öğlen :

salata

etsiz sebze yemeği

Saat 17.00 de:

1/2 simit veya 1 paket eti form + zeytin ezmesi veya 1 adet karper peyniri + çay

Akşam :

Çorba

Yağsız bol salata

Etsiz sebze yemeği

Saat 21.00 de:

1 porsiyon meyve

 Yatarken:

1 tatlı kaşığı pekmez

Günde 2 litre su içilecek. Yürüyüş yapılacak.

2.Hafta :

İlk haftaya ilave olarak:

2 gün balık

2 gün tavuk

1 gün sabah yumurta

2 gün yoğurt/ayran

3. Hafta:

2.Haftaya ilave olarak:

2 gün et ( köfte hariç)

1 gün sütlü tatlı

4. Hafta:

2 gün balık

1 gün tavuk

1 gün et

1 yumurta

2 gün bakliyat

2 gün bulgur

1 sütlü tatlı

1 dondurma

5. Hafta:

4. Hafta programına ek olarak 3 kez abartmadan kaçamak.

6. Hafta:

Baştan başla