BALIK ÇORBASI

Balık sezonunun açıldığını tam olarak bugün anladım. Boğaz'da sahil boyunca balık tutan insanlar, kıyıya yanaşmış küçük teknelerde  leğenler içinde canlı canlı çeşitli balıklar. Esen rüzgarla beraber yosun ve taze balık kokuları arasında yürüyorsunuz. Bu durumu görünce akşamki menü de şekillendi tabii. Yürüyüşe çıktığım için yanıma su almak için falan gerekir diye sadece on lira almıştım. Tabi hemen döndüm para tedariki için. Tam o sırada kıyıya bir tekne yanaştı ve amcam aşağıda gördüğünüz balıkları ve hatta biraz da karides vardı, bir leğen içinde sahile çıkardı.

Kırlangıç, mezgit, istavrit ve karidesten oluşan iki kiloya yakın canlı balık. Korka korka fiyatını sordum, on lira deyince bir an dalga geçiyor falan zannettim ama baktım amca gayet ciddi. Aldım balıkları çocuklar gibi şen :)))) elimde içinde balıkların oynadığı poşetle yürüyüşe devam ettim. Yolda gelirken kafamda planlar yaptım, kırlangıcı çorba yaparım, hatta içine iki tane mezgit de atarım, karidesler az yapmaya değmez onları da çorbaya ilave ederim, kalanının birazını akşama tava yaparım, kalanını da derin dondurucuya atarım gibi düşüncelerle eve geldim. Aynen de uyguladım. Hepsi çok güzel olmuştu özellikle çorba süperdi.

Şimdi çorbanın tarifine geçiyorum. Tabi balık çorbasının da çok çeşitli pişirme şekilleri var ama bence en güzel şekli bu. :)) Tencereye suyu ve biraz tuzu koyup kaynatıyoruz, temizlediğimiz ve yıkadığımız balıkları, dörde bölünmüş bir soğanı, bir adet kırmızı biberi, bir adet adet havucu, 1 adet patatesi, iki dal yapraklı kerevizi, iki adet defne yaprağını, tane karabiberi, tuzu  ekleyip tencerenin kapağını kapatıyoruz ve yaklaşık on dakika sonra delikli bir kepçe yardımıyla balıkları çıkarıyoruz. Sebzeler yumuşayıncaya kadar pişmeye devam edecek. Sebzeler pişince el blendırı yardımıyla püre haline getiriyoruz.

Balıklar biraz soğuyunca çok dikkatli bir şekilde etlerini ayıklıyoruz. Burası çok önemli bu işi ev ahalisinden gözleri çok iyi gören birinin yapması gerekiyor yoksa içinde gözden kaçacak bir kılçık çok kötü sonuçlar getirebilir. Deri, kılçık, kafa bunları atmıyoruz. Küçük bir tencerede bir miktar suyu kaynatıyoruz içine balığın kılçık ve kafalarını atıp yaklaşık yarım saat kısık ateşte kaynatıyoruz. Çorbaya asıl lezzeti verecek olan bu su olacak. Yarım saat sonra kılçıkların suyunu süzüyoruz ve asıl tenceremize ilave ediyoruz. Ocağı tekrar açıyoruz çorbamızın içine iki yemek kaşığı kadar pirinç atıyoruz, balık etlerini de katarak pirinçler pişene kadar ocakta tutuyoruz. Evde pirinç yokmuş ben risotto koydum. Risottolu balık çorbası diye daha havalı bir başlık da atabilirmişim yani. :))))

Bir kaseye bir adet yumurtanın sarısını kırıyoruz, bir adet limon suyu ile iyice çırpıyoruz. Pişmekte olan çorbanın suyundan yumurtaya azar azar katarak ve aynı anda hızla karıştırarak oluşan bu terbiyeyi çorbaya döküp bir taşım daha kaynatıyoruz ve ocağın altını kapatıyoruz.Aslında üzerine ince kıyılmış maydanoz da serpmek gerekiyordu ama ben unutmuşum. :)) Afiyet olsun. Balık çorbasını beyaz etli her türlü küçük, büyük balıkla yapabilirsiniz.